Aktüel Adress Bursa'nın Dergisi
Ülkemizde uzun bir süredir akupunktur tedavi yöntemi yaygın bir şekilde kilo verme amacı ile uygulanmakta. Ben de yirmi yılı aşkın bir süredir kilo vermek isteyen obezite sorunu olan kişilere bu yönde yardımcı olmaya çalışmaktayım.
Uzm. Dr. Semih Bayat / Akupunktur Uzmanı
Kilo sorunu olan bir kişi sadece bir hap yutarak veya herhangi bir süslü ışıltılı cihazın altına girerek bu sorunundan kurtulabilmesi şu an için mümkün değildir. Tüm bu yöntemlere rağmen akupunktur bu konuda başarısını kanıtlamıştır. Ancak burada bilinmesi gereken konu obezitenin nasıl ortaya çıktığı ve akupunktur tedavisinin ne gibi bir mekanizma ile yarar sağlayabildiğini bilmek ile ilgilidir.
Akupunktur veya başka bir yöntem tek başına zayıflamaya sebep olmaz. Akupunkturun en büyük etkisi kişide mevcut olan veya diyet esnasında ortaya çıkan stresi en aza indirmektir. Böylece diyet yapan kişi diyeti ile ilgili kurallara daha kolay uyum sağlar, motivasyonu daha yüksek olur.
Diğer bir etkisi mide asiditesini azaltarak kişide yanma ekşime kazıntı gibi sindirim sistemine ait şikâyetlerin oluşmasına engel olabilmek yönündedir ki, tüm bu şikâyetlerde kişilerin diyet programlarını bozmalarına sebep olabilmektedirler. Yine diğer bir etkisi kişideki açlık duygusunun azaltılması yönündedir. Dikkat edilirse azaltıcı yönde olan bu etkilerin hepsi aynı mekanizma üzerinden (desensitizasyon) ortaya çıkar. Her biri sinir uyarılarıyla ortaya çıkabilen bu etkiler için normal şartlarda etkinin başlaması yani asitin salgılanmaya başlaması veya açlık duygusunun ilgili tüm işlemlere bedende başlaması uyarıların bir eşik değerin üzerine çıkabilecek kadar güçlü oluşmasına bağlıdır.
Akupunktur uzmanı karşısındaki kişinin psikolojik durumunu, sorunlarını beklentilerini bilmez ise, hormonal veya diğer sağlık sorunlarını ortaya çıkarıp tedavisini ona göre düzenlemez ise, başarı sağlaması da mümkün değildir. Başarılı bir akupunktur uzmanı tüm bu faktörleri de göz önüne alıp karşısındaki kişiye özel hatta aynı kişiye her görüşmede bir birinden bağımsız olabilen farklı programlar hazırlayarak zayıflamasını kolaylaştırır. Ancak bunlar yine kısa vadeli kazanımlardır. Yani kişinin zayıf kalabilmesi sağlayabilecek adımlar atılmalıdır. Bu ise zayıflamak isteyen kişide davranış değişiklikleri oluşturabilmekle, eski yanlış alışkanlıkların yerinme yeni doğru alışkanlıkları kazandırabilmek ile ilgilidir. Bunlar tabii ki akupunkturla kazanılacak başarılar değildirler. Ancak işte bu sebepten dolayı hekimlik bir sanattır. Yani hekimin karşısında bir hastalık değil hasta vardır ve her hasta kendine özgüdür. Hekimin başarısı da bu hastayı iyi tanıyıp doğru yorumlayabilmesi ile ilgilidir.
Gerek akupunktur ile olsun gerekse başka bir yöntem ile olsun zayıflamış olan bir kişi eski beslenme ve yaşam alışkanlıklarına dönmeyip, kendisine kilo verdiren doktoru ile irtibatını kesmeden önerilerini uygulamaya çalışırsa, verdiği kilolarını geri almayacaktır. Aksi durumda kişi sorununu önemsemez ve eski beslenme alışkanlıklarına dönecek olursa tekrar verdiği kiloları geri alacaktır.
Kilo problemi diğer tüm bağımlılıklarda olduğu gibi kronik bir sağlık sorunudur ve sadece kilo vererek kurtulmak mümkün olmaz. Uzun dönemde de sağlıklı kiloda kalabilmeyi hedefleyerek yeni yaşam şekli oluşturulmalıdır.
