Eğİtİm ve kültürel tanıtımın dünya ayağı: Bursa UNESCO Derneğİ

Dünya yararına faaliyet gösteren kuruluşların başında gelen UNESCO’ya bağlı bir dernek olan Bursa UNESCO Derneği çalışmalarını artan bir ivmeyle sürdürüyor.

Röportaj: Adile Demirci

Bursa UNESCO Derneği, ülkemizi uluslararasında eşit haklara sahip onurlu bir üye yapabilmek, dünyamız insanları için kabul edilen insan hakları ve temel özgürlükler ile yasaların uygulanması ve adalete ortak saygıyı yaygınlaştırmak amacına yönelik kurulmuş. Bu yönde de uluslararasında eğitim yolu ile işbirliğinin artmasıyla barışa ve güvenliğe katkıda bulunmak üzere gerekli olan sosyal kültürel ve bilimsel çalışmaları yapıyor.

Türkiye’de tek UNESCO derneği olan Bursa UNESCO Derneği’nin Başkanı Sayın Esra Minez ile dernek faaliyetlerini ve derneğin kuruluş amacını konuştuk. İşte, güler yüzlü ve çalışkan bir başkan olan Minez’in verdiği bilgiler…

Sizi tanıyabilir miyiz?

Bursalıyım ve Bursa’da hayatımı sürdürmekteyim. Özel liseler, dershane ve üniversitede İngilizce eğitmenliği yaptım. Şimdi emekliyim ve Bursa UNESCO Derneği Başkanlığı’nı sürdürmekteyim. Diğer taraftan da, farklı kültürler keşfetmek ve hoşça vakit geçirmek niyetiyle, fırsat buldukça özellikle UNESCO Dünya Mirası yerlerine seyahat etmekteyim. Hobi olarak da, birkaç senedir çini sanatı ile uğraşmaktayım. 20 senedir icra ettiğim Arjantin Tango ise benim tutkum. Ailem ve 3 köpeğim ile geçirdiğim zamanlar da benim için pek keyifli olmakta…

UNESCO ile ne zaman tanıştınız? Bursa UNESCO Derneği’nden söz eder misiniz?

Uludağ Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Sertifika Programı’nda İngilizce Eğitmenliği yaptığım senelerden 1999 yılında, derneğimizin kurucusu Oya Bozkurt ile tanıştım. O senelerde kendisi de üniversitede tekstil eğitimi vermekteydi. Beni derneğe aldı ve bu 19 senede çok şey öğretti, hala da öğrenmekteyim.

Bursa UNESCO Derneğine gelince… Ülkemizin de bağlı olduğu Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür organizasyonu olan ve Anayasası 20 ülkenin resmen katılımı ile 4 Kasım 1946’da onaylanan UNESCO’nun kuruluş amaçları doğrultusunda çalışmak ve onun dünya çapındaki programını gerçekleştirmesine katkıda bulunmak amacıyla 1998 yılında kurulmuştur. Ülkemizdeki tek UNESCO Derneği’yiz. Ankara’daki UNESCO Türkiye Milli Komisyonu’nun paydaşıyız.

Ne ihtiyaçla Bursa UNESCO Derneği kuruldu?

Biz bugüne kadar değişik yerlerde çok şeyler yapmak yerine tek yerde çalıştık. Yani eğitimler, konferanslar, çok şeyler yaptık. 1998 yılında başlattığımız Cumalıkızık Koruma ve Yaşatma Projemizi halen sürdürmekteyiz. Projemizin amacı; zengin değerlerin birikimini taşıyan Cumalıkızıklı’ların, örnek çalışmalar ile sosyo-kültürel ve ekonomik alanda gelişmeleri ve yerleşimlerini onarmalarına, yaşamlarını iyileştirerek, sürekliliklerine katkı sağlamaktı. Sosyo-kültürel boyuttaki amaçtan bahsedeyim. Cumalıkızık’ın sosyal yapı gelişiminin planlı sürdürülebilirliğinin sağlanması etkindi bunun için… Cumalıkızık’ın kültürel yapısının korunması ve zenginleştirilmesiydi. Bunlar için de şimdiye kadar 38 eğitim organizasyonu yaptık. Köylüye öğretmek amacıyla, ilk 4 Cumalıkızık Festivali’nin planlanması, organizasyonu ve hayata geçirilmesini yaptık. Ekonomik boyuttaki amaç ise, Cumalıkızık’ta sürdürülebilir ekonomik yapı örgütlenmesinin sağlanmasıydı. Bir amacımız da pek tabi ki Cumalıkızık’ı, UNESCO Dünya Mirası listesine girmesi için hazırlamaktı. Bugünlerde yapabileceğimiz fazla şey kalmadı Cumalıkızık için… Köy halkını hazırladık, bilinçlendiler. Şimdi Misi Köyü’nde çalışmak istiyoruz.

2000 yılında kültür turizmini desteklemek ve Cumalıkızıklı’ları ev pansiyonculuğuna özendirmek ve örneklemek üzere, köyde yaklaşık 350 yıllık bir ev sahibi olduk. Restorasyonu ve dekorasyonu bugüne kadar sürdü. Aslında dekorasyonu hala devam etmekte diyebilirim. Zira müze olarak dekore ettiğimiz bu evde, eşya değişiklikleri yapılmakta… En az 100 senelik eşyalar edinmekteyiz. Bu projemizin adını Cumalıkızık yöresinde çokça yetişen küpeli çiçeğinden esinlenerek ‘Küpeli Ev’ koyduk. Hatta odalarına da yine Cumalıkızık yöresinde yetişen ‘Ortanca Oda’, ‘Kiraz Oda’, ‘Kestane Oda’ gibi isimler koyduk. Amaç tabi ki köy halkını özendirmek ve onlar da yöresel döşemeye başladılar.

Kuruluşumuzdan itibaren Almanya Kulmbach Plassemburg UNESCO Club ile ortak projelerde çalışmaktayız ve karşılıklı olarak bir yıl ara ile ziyaretlerde bulunuyoruz bu kulüp ile; kardeş kulübümüz. Toplantılar ve kültürel faaliyetler yapmaya da devam ediyoruz onlarla… Mesela bu sene ortaklığımızın 20. yılında, 26 Mayıs – 2 Haziran 2018 tarihleri arasında bizi ziyarete gelecekler. Onlara çok güzel program hazırladık. Kültürel gezilerimiz oluyor.

Projelerimizden bir tanesi ‘Kardeş Okul’ projesidir. Kültürel kaynaşmayı sağlamak, UNESCO’nun dünya projelerine katılmak, Türkiye’yi, Bursa’yı dünyaya tanıtmak, UNESCO’nun kardeş okullar listesinde bulunan okullar ile işbirliği içinde çalışmak ve kardeş okullara destek vermektir amacımız…

Destek aldığınız kuruluşlar var mı?

Faaliyetlerimizi gerçekleştirirken, Avrupa Birliği projeleri gibi projelerden destek alıyoruz. Destek almadan da çeşitli faaliyetler gerçekleştirmekteyiz. Söyleşiler, konferanslar, kültürel geziler v.b…

Derneğinize üye olabilme ve üye kalabilme şartları nelerdir?

Derneğimizde 3’ü onursal olmak üzere 41 üyemiz var. Değişik yaş ve meslek gruplarından oluşuyor. Derneğin amaç ve ilkelerini benimseyerek, bu doğrultuda çalışmayı kabul edenler derneğimize üye olabilirler. Tabi yabancı dil bilmek de şartımız… Dernek başkanlığına yazılı olarak yapılan üyelik başvuru dilekçesinin ardından, aday ile görüşmemiz sonucunda, yönetim kurulu kararınca karara bağlanır. Üyelikte kalabilmek için ise, çalışma gruplarımızda faal olmak, toplantı ve aktivitelere katılmak ve verilen kararlara uymak gerekli şartlardır.

Ayrıca bu yıl üye olan onursal üyelerimiz var. Yıldırım Belediye Başkanı ve Nilüfer Belediye Başkanı onursal üyelerimiz…

Üye olmadan da size destek vermek isteyenler nasıl bir yol izlemeliler?

Derneğimiz, yardım toplama hakkında mevzuat ile bu hükümlerine uygun olarak bağış alabilir. Dernek Başkanlığı ile bağlantıya geçebilir. Sosyal medya üzerinden ulaşabilirler. Bursa UNESCO Derneği olarak Instagram’da, Facebook’ta varız.

Sosyal medya hakkında neler düşünüyorsunuz?

Sosyal medyayı günümüzde iletişimin yeni bir yolu olarak görüyorum. Kendini kolay ifade edebilme, hızlı iletişim sağlayabilme, bilgiye kolay ulaşma, dünyada olup biteni erken görme, pekçok kişiye kolay ulaşma gibi faydaları olduğu gibi, ne yazık ki özellikle çocuklar ve gençler üzerinde, kimlik gelişiminde olumsuzluk, a-sosyalleşme, hareketsizlik ve hayattan geri kalma gibi olumsuz etkileri olduğunu düşünüyorum. Bizim için, aktivitelerimizi duyurabilmemiz için etkin bir iletişim aracı…

UNESCO bilincini topluma kazandırmak adına, çocuklara özel projeleriniz var mı?

Bizim gençler ile daha çok çalışmalarımız var. Daha önce de belirttiğim üzere, UNESCO’nun kardeş okullar listesinde bulunan okullar ile işbirliği içinde çalışma ve okullara destek çalışmalarımız var. İşbirliği içinde olduğumuz ve destek verdiğimiz UNESCO kardeş okullar bünyesinde olan Bursa Tophane Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile Almanya Kulmbach Berufliches Schulzentrum dostluğu bu sene Bursa’da 46. buluşma ile 30. yılına erişecektir.

2018’i nasıl değerlendirirsiniz?

2018 yılında yeni alacağımız üyeler ile derneğimizde çok daha aktif olmayı planlamıştık. Gerçekten de çalışmalarımız ve etkinliklerimiz yoğun olmakta… T.C. Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı tarafından yürütülmekte olan “Kırsalda Ekonomik Kalkınma Mali Destek” Programı kapsamında, derneğimiz, “Tarihi El Sanatları ve Kültür Turizmi Misi’de Hız Alıyor” başlıklı bir proje başvurusunda bulunduk. Projemiz onaylanırsa, bu alanda da çalışmayı planlıyoruz. Bayağı iyi hazırlandık bu projeye, gerçekten emek verdik.

İnsanlar UNESCO’ya nasıl katkıda bulunabilir?

Derneğimize üye olmalarını isterim gerçekten. Ayrıca derneğimizi tanıtmak adına bu röportaj için teşekkür ederim. Farkındalığı arttırmak ve etkinlikleri çoğaltmak adına, insanların biraz daha UNESCO’ya kulak ve gözlerini açmalarını rica ediyorum.