ÇABUK UNUTUYORUZ ACILARIMIZI OYSA HEPSİ ‘NARİN’Dİ

Gelinliğiniz batsın… Zihniyetiniz batsın…. 8 yaşında bir çocuğa böylesine veda etmek bile zorken, bir de tabuta duvak koymak neyin kafası… Önlükle, oyuncakla uğurlasaydık Narinimizi hiç olmazsa… Bir çocuğa yakışacağı gibi… Yazık gerçekten… Neresinden tutarsanız orasında bir vahşet bir dram gizli… İnsan olarak sınıflandıramıyorum ama biyolojik olarak resmiyete görünen sıfatlarıyla anne-baba-ağbi-amca ve her kim varsa itirafçıyım diyenden görüp bilipte susana kadar hepinizin Allah belasını versin… Efendim amca çağırıp çuvalı gösterip bunu yok et demiş ve 200 bin TL para teklif etmiş itirafçı olan Nevzat B.’ye… Nevzat efendide aracından çuval almış Narimizin çanta ipiyle çuvalı bağlamış, dere yatağına götürüp saklamış sonrasında eve dönüp namaz kılmış (!) Allah kabul etsin… Ve namazla aklanınca gidip sakladığı vahşeti arayanlarla Narini arama çalışmalarına katılmış… Binlerce kez yazıklar olsun… Biz insanlığımızdan utandık bu caniler utanmadı bunları yaparken, anlatırken… Elbette bundan sonrası yargının işi ama tüm çabamız başka Narinlerin olmaması… Çünkü balık hafızalıyız çabuk unutuyoruz geçmişi. FATİH’i, ECRİN’i, MÜSLİME’yi, LEYLA’yı’da unuttuk… Oysa her biri ‘NARİN’di…
7/24’ün ülke gündemine yetişemediği bir dönemdeyiz… Her saat değişiyor ülke gündemi ve bir girdap gibi çekiliyoruz ordan oraya… Narin’in acısını yaşarken, 5 askerimizi şehit verdik maalesef… Bir ateşte oradan düştü içimize… Vatan kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Ateşin düştüğü ailelere sabırlar diliyorum. Şehit Jandarma Uzman Çavuş Orhan Burak Büyükçaylı’nın 8 aylık hamile olan eşi Gizem Büyükçaylı şehadet haberinin ardından fenalaşarak doğuma alındı ve minik oğulları babasının defin gününde dünyaya gözlerini açtı… Bizlerin yazarken yaşadığı acı bir şey değil de bu acıyı yaşayanların hissetiği yürek yangını nasıl söner… Milletimizin başı sağolsun, tüm şehit ailelerine sabırlar diliyorum.
Son olarak yarın Bursamızın düşman işgalinden kurtuluşunu kutlayacağız… 102 yıllık bir gururu yaşayacağız. Osmanlı İmparatorluğu’nun ilk başkenti olan Bursa, imparatorluğun son döneminde 27 ay Yunan esareti yaşamış, ancak, 11 Eylül 1922 sabahında Mirleva (Tuğgeneral) Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu bu esareti bitirmişti. Ecdadın yadigarı, Cumhuriyet tarihinin göz bebeği Bursamızın kurtuluşu kutlu olsun…
Dilerim bir sonraki yazımda çocukları mutlu, kadınları yarınlardan umutlu, gençleri hayat dolu, yaşlısı refaha kavuşmuş, aydınlık gülen yüzlü insanların mutlu ülkesi olan gerçek TÜRKİYE’yi yazarım…