Gerilim her geçen gün daha da artıyor sevgili okurlar… Son yazımda bu konuya değinmiş, küresel ölçekte tırmanan tansiyonun ülkemizde de dalga dalga yayıldığını vurgulamıştım. Maalesef bu gerilimi hem siyasi arenada hem de toplumun farklı kesimlerinde açıkça gözlemliyoruz. Bu endişe verici tablo, geçtiğimiz günlerde Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Mayıs ayı Meclis toplantısında zirveye ulaştı.
Başkan Mustafa Bozbey’in şahsına ve Bursa halkını temsilen bulunduğu makama yönelik yapılan yakışıksız saldırıyı kınamamak mümkün değil. Siyasi görüşünüz ne olursa olsun, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamı hepimizin ortak değeri ve saygıyı sonuna kadar hak ediyor. O meclis toplantısı, Bursa adına utanç verici bir sahneye dönüştü. Umarız ki Bursa, bugüne dek alışık olmadığı bu seviyesizlikle bir daha karşılaşmaz.
—
Gelelim bir diğer önemli konuya…
Can dostlarımızın her zaman yanında duran Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, son günlerde yaşanan barınak krizi ile ülke gündeminde. Düşünsenize; en çok önem verdiğiniz bir konuda, adeta sırtınızdan hançerleniyorsunuz.
Olayı biliyorsunuz… Bir belediye çalışanı, barınakta bazı kedi ve köpeklerin uyutularak kamyonlara yüklendiğini iddia eden görüntüleri sosyal medyada paylaştı. Elbette konunun detayları araştırılmalı. Ancak ilk akla gelen şu: Eğer bu görüntüleri paylaşan kişinin niyeti gerçekten hayvanları korumak olsaydı, bu skandalı önce bağlı olduğu yöneticilere, ardından da konudan habersiz olan Başkan Aydın’a bildirirdi. Oysa bu bilinçli servis, Başkan Aydın’ı “can dostların düşmanı” ilan etmeye yönelikti.
Peki, Başkan Aydın gerçekten bir hayvan sever mi?
Yanıt net: Evet.
Osmangazi Belediyesi, 115 dönümlük bir arazi üzerinde Türkiye’nin en modern hayvan barınağına sahip. Fakat mevcut kapasite, artan ihtiyaçları karşılamakta yetersiz kalıyor. Bu nedenle, 153 dönümlük yeni bir barınak projesi planlanıyor. Bu proje, sokak hayvanları sorununa köklü bir çözüm sunmayı hedefliyor.
Eğer Başkan Aydın hayvanları önemsemese, bu alanda Türkiye’ye örnek olacak projelere imza atar mıydı? Elbette atmazdı. Kendisi, hayvan hakları konusunda duyarlı bir yönetim anlayışıyla çalışıyor. Barınakla ilgili yaşanan son gelişmeler ise, şeffaflık, etkin denetim ve işinin ehli personel ihtiyacını bir kez daha ortaya koydu.
Bir hayvan sever olarak bu süreci hassasiyetle takip etmeye devam edeceğim sevgili okurlar. Zira bu mesele ne sağın ne solun meselesi… Bu mesele, insan olabilmenin bir sınavı. Vicdanı olan, merhameti olan, insanca bakan herkesin ortak davası.
İnsanca düşünen, değerlerini kaybetmemiş tüm okurlarıma huzurlu bir hafta sonu diliyorum. Kalın sağlıcakla…