Bursa, yüzyıllardır mutfağıyla da kimlik kazanan bir şehir. Osmanlı’nın saray sofralarına ilham veren bu bereketli topraklar, bugün de üreticisi, zanaatkârı, şefi ve esnafıyla aynı sofrada buluşmaya devam ediyor. İşte bu köklü mutfak kültürünün en önemli vitrini olan Uluslararası Bursa Gastronomi Festivali, bu yıl dördüncü kez, “Rota Yeniden Oluşturuluyor” temasıyla 26-27-28 Eylül tarihlerinde Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi yerleşkesinde lezzet tutkunlarını ağırlayacak.
Festivalin lansmanı, Mudanya’nın tarihi atmosferinde, Montania Hotel’de gerçekleştirildi. Yazarlar, gazeteciler, gastronomi alanının önde gelen isimleri ve şeflerin katıldığı toplantıda konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, yeni temanın geçmişten geleceğe uzanan güçlü bir mutfak yolculuğunu simgelediğini söyledi. Bozbey, “Bursamızın gastronomi alanındaki marka değerini yükselten, yerel üreticilerimizin görünürlüğünü artıran, ziyaretçilere kaliteli bir deneyim sunan bir festival hazırlıyoruz” dedi.
Bu yılki festival, yalnızca merkezde değil; Mudanya’dan Karacabey’e, İznik’ten Orhaneli’ye kadar tüm ilçelere yayılacak. Gastro ekonomi ve tarım, sosyal gastronomi, kültür-sanat ve gastro turizm ana ekseninde; atölyeler, yarışmalar, tadımlar, söyleşiler, paneller, şef buluşmaları ve üretici ziyaretleri düzenlenecek. Bursa’ya özgü lezzetler, ulusal ve uluslararası şeflerin ellerinde yeniden yorumlanacak. Çocuklar için özel hazırlanan Minik Şef Etkinlikleri, gastronomi temalı fotoğraf yarışması, açık hava film gösterimleri ve “gezek” geleneğini yaşatan programlar da festivale renk katacak. İlçe belediyeleri, kadın kooperatifleri, yerel üreticiler ve kardeş şehir stantları, ziyaretçilere hem Bursa hem de dünyanın farklı mutfaklarından tatlar sunacak.
Başkan Bozbey’in duyurduğu “Lezzet Durağı” projesi ise festivalin kalıcı iz bırakacak çalışmalarından biri. Kentin gastronomi mirasını koruyacak özel bir kurul, belirli kriterler doğrultusunda Bursa’nın ürünleriyle hazırlanmış lezzetleri sunan işletmelere “Bursa Lezzet Durağı” sertifikası verecek. Ayrıca “Coğrafi İşaretli Ürünler Zirvesi” ile kentin değerleri tanıtılacak, Bursa Gastronomi Kitabı ile mutfak mirası kayıt altına alınacak. Lansmanda sunulan menü, Bursa’nın gastronomi zenginliğini bir kez daha gözler önüne serdi. Gemlik zeytini, Hasanağa enginarı, Karacabey soğanı, Mihaliç peyniri, Tirilye balığı, Kozluören karadutu… Her tabakta toprağın sesi, bereketi ve emeği vardı. Şef Atakan Özen’in yorumuyla hazırlanan bu tatlar, geçmişle bugünü, gelenekle yeniliği aynı sofrada buluşturdu. Eylül ayındaki bu üç günlük şölen, yalnızca bir festival değil; Bursa’nın tarihine, kültürüne ve üreticisine sahip çıkan güçlü bir gastronomi manifestosu olacak. Çünkü bu şehirde yemek, sadece karın doyurmaz; bir kimlik, bir hikâye, bir miras taşır.

Yorum yazabilmek için oturum açmalısınız.