PANDEMİ VE BURSA

Sahipsiz kenttir Bursa.

Emek ağırlıklı ve hakkını aramaktan korkan insanlarla doludur her köşesi.

Kendisine sunulan ne ise, onu hakettiğine inanır, ötesini sormaz, sorgulamaz.

3,5 Milyon nüfusuna karşılık, Tiyatrosu, sineması yok denecek kadar azdır.

Ya eğlence hayatı, pavyon ötesine geçmez.

Nüfusuna oranla o bile neredeyse yok sayılabilir.

AVM ye gitmeyi “eğlence” sayan, kapısından girmek için üstü aranan itilip kakılmayı bile kendisine tanınmış bir hak sayan bir yaşam anlayışı vardır.

Gelelim, Korona önlemlerine.

Genel Medya ve Sağlık Bakanı uyarılarına rağmen, sokak ihlali had safhada.

Pandemi için ulaşabileceği hastaneler oldukça uzak.

Üstelik, pandemi önlemleri, çok geç başladı ve işin kötüsü, bir çok fabrika, üretimlerine geçen hafta ara verdi.

Bu fabrikaların, yan üreticilerinin tamamı günübirlik yaşayan küçük işletmeler.

Kapısını çektiği anda, işveren de, çalışan da aç kalacak.

Bu şartlarda, sokağa çıkma yasağının hiç bir yaptırımı olmuyor.

Bugüne değin yapılan açıklanalar, Bursa için iyimser bir görüntü veriyordu, ancak bugün yapılan açıklamalarda, Bursa Pandemi sıralamasında, ilk 5’e giriverdi.

Test yapımının gecikmesi, hasta olanların korkmaları çok geç kalındığını farketmemizde en büyük faktör.

Bugün, bu saatte bile, en yaygın siztem maalesef “komşu ihbarı”…

Hastaları bile komşuları ihbar ediyorlar…

Bakalım bu işin sonu nereye varacak?

Sağlıklı kalın, evde kalın.